Geri bildiriminiz için teşekkür ederiz.
Sizin için geliştirmelere devam ediyoruz, keyifli alışverişler.
1963 yılında İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Babasının mesleği dolayısıyla İstanbul, Ankara, Lefkoşa ve Doğubeyazıt gibi pek çok farklı yerde bulunmuş ve ilk ve orta eğitiminin ardından liseyi de buralarda tamamlamıştır. Ardından İstanbul’a taşınmış ve üniversite eğitimini İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü’nde tamamlamıştır. Öğrencilik yıllarında da yazı yazmaya ilgi duymuş çeşitli dergilerde çalışmıştır.
Yazarlık, gazetecilik, televizyon programı sunuculuğu gibi pek çok farklı dalda kendini geliştirmiştir. Yazar ya da müzisyen olmayı isteyen Kürşat Başar her zaman hayalperest olduğunu ve okuduğu kitaplardan esinlenerek kendini de yazar olabileceğine inandırdığını verdiği röportajlarda dile getirmiştir. Yazarlığının yanı sıra iyi derecede saksafon çaldığı için değerli pek çok müzisyenle konserler de vermiştir. İlk olarak 1981 yılında Hürriyet ve Güneş adlı gazetede başlayan yazarlık kariyeri daha sonra artarak ilerlemiştir. Aktüel dergisinde editörlük yapmış, Tempo isimli dergide de genel yayın yönetmeni görevinde bulunmuştur. Ardından yazar kendi başına Power isimli bir dergi çıkarmış ve birçok ulusal derginin de yayın kurulu yönetmenliğini yapmıştır. 1983-1989 yılları arasında yayınlanan TRT 3’teki “Caz Duygusu” isimli programı hazırlamıştır. Hemen ardından 1989-1991 yılları arasında TRT’de yayınlanan “Akşama Doğru” programının danışmanlığını ve sunuculuğunu yapmıştır. 1989 yılında yayımladığı “Kış İkindisinin Evinde” adlı ilk kitabı ile Haldun Taner Öykü Ödülüne layık bulunmuştur.
Küçüklüğünde okuyup çok etkilendiği bir yazar olan Jules Verne’i okuduğunda bu ve benzeri yazıları kendinin de yazabileceğine duyduğu inançla başlamıştır içindeki yazarlık ruhu. Hikâyelerinde hem belli bir ana odaklanmış hem de sürekli an’dan ana geçişleri kullanmıştır. Bazı temaları öyle derinlemesine işlemiştir ki bunu çoğu kitabında da yapmayı ihmal etmemiştir. Yalnızlığı, bunalımı, karamsarlığı, özlem duygusunu, cinselliği ve ölüm konularını anlatmıştır. Bu anlattıklarını duygu yüklü ve adeta şiirsel bir dille anlatıyor oluşu onu diğer yazarlardan ayıran bir özelliğidir. Yeni Türkçe ile yazmaya özen gösterdiği eserlerinde postmodern denilebilecek denemeler de görülmüştür. Kürşat Başar eserlerini okuyucusunu da çok bekletmeden kısa aralıklarla ve kalitesinden de taviz vermeyecek şekilde yayımlamayı tercih etmiştir. Eserlerindeki anlatış üslubu hikâyenin başından sonuna dek aynı şekilde devam etmektedir. Müzikte de başarılı olan Başar’ın önceleri hobi olarak müziği hayatının bir yerinde tutmuştur. Daha sonra 2012 yılında Kürşat Başar Keşke Burada Olsaydın isimli albümü ile adından sıkça söz ettirmiştir. Bu albümünü 2016 yılında çıkardığı “Kaldığımız Yerden” isimli albümü izlemiştir.
Kürşat Başar kitaplarında ironiyle duygusallığı, hayal ve gerçeği, tarihle bugünü harmanlayarak ele almıştır. Yazı ve denemelerinin bir kısmını “İğreti Yaşamlar” adlı kitabında toplamıştır. Kürşat Başar Başucunda Müzik isimli kitabını 2003 yılında yayımlamış ve çok satanlar listesine girmeyi başarmıştır. Konusunu gerçek bir yaşanmışlıktan ilham alarak yazmıştır. Evli bir adama âşık olan bir kadının hayatından ve kariyerinden vazgeçtiği yasak aşkını konu almıştır. Başucumda Müzik, sevgi uğruna yapılan fedakârlıklar ve duygu yüklü bir hayat mücadelesini anlatır. 2014 yılında Kürşat Başar Yaz adlı romanını yayımlamıştır. Bu kitap 11 yıl aradan sonra kaleme aldığı ilk romanıdır. Yazar, bir gencin yaz mevsiminde yaşadığı sarsıcı aşkın arka planında tarihin yıkıcı olaylarının yaşanmasını da yerleştirerek anlatmıştır. 2016 yılında yayımlanan Kürşat Başar Aslında Hayal adlı romanında bu kez kendi hayatını anlatmıştır. Kürşat Başar Aklımda Hep Sen isimli kitabını Mayıs 2019 yılında yayımlamıştır. Evini, ailesini ve küçük kızını terk edip giden bir babanın ardında bıraktığı büyük boşluğu anlatan duygu yüklü bir kitaptır.