Bu içerik KitapStore mağazası tarafından hazırlanmıştır.
Nüfusları kırk ila birkaç bin kişi arasında değişen yüzlerce kabilenin Güney Amerika kıtasının her metre karesini kullanarak ve ekolojik ortamla tam bir uyum içinde sürdürdükleri yaşama ilkel; istila ve katliamla ele geçirdikleri kıtayı hızla tahrip eden Batılıların yaşamına ise uygar demek inandırıcılığını çoktan kaybetti. Fransız antropolog Pierre Clastres sayesinde ilkel toplum ile uygar toplum arasındaki ayrımı devletsiz toplum ile devletli toplum arasındaki ayrım olarak okumak gerektiğini artık öğrenmiş bulunuyoruz. Bugün devletsiz toplum ile devletli toplum arasındaki derin uyuşmazlığı her yönüyle ortaya koyabiliyor ve buradan devlete karşı toplum lehine birtakım sonuçlar çıkarabiliyorsak bunu Clastres'ın antropoloji ile siyaset felsefesini büyük bir ustalıkla harmanlayan gözü pek girişimine borçluyuz.
Devlet despotluk ve kiliseden habersiz; çevreyle uyumlu ve ihtiyaçları ölçüsünde bolluk içinde yaşayan ilkel toplum; devletli toplumların Bir'e iktidara tapan kıyıcı hoşgörüsüz tahakkümcü zihniyetine XX. yüzyıla kadar nasıl direnebilmiş ve ayakta kalabilmişti? "Söz"ün gücüne büyük önem veren ve iktidarın eşitsizliğin kokusunu alır almaz peygamberlerinin peşine takılıp Kötülüğün Olmadığı Ülke'yi aramaktan çekinmeyen bir toplumun bilgeliği nereden kaynaklanıyordu? Bu toplum eşitsizliği despotun iktidarını önlemeyi ve bütünlüğünü korumayı nasıl başarmıştı? Ve hangi talihsiz önlenemez noktada ilkel toplum uygar dediğimiz bugünkü devletli topluma dönüştü?
Clastres'a göre devletin kökeni bilmecesinin çözümü belki de kaos-doğa-iktidar ilişkisine atfedilen anlamda yatıyor. İlkel ya da devlete karşı toplum iktidarı doğanın bir benzeşiği toplumu kaosa sürükleyebilecek kontrol edilemez olumsuz bir güç olarak belirlerken; uygar ya da devletli toplum iktidarı doğanın kaosuna son verebilecek onu kontrol altına alabilecek olumlu bir güç olarak gördü. İlkel toplum doğayı mitsel-dinsel bir çerçeve içine kapatarak zararsız hale getirmeye çalışırken; uygar toplum doğayı iktidar devlet aracılığıyla bir köleye dönüştürdü ve sonunda tahrip etti. Doğanın kaosundan kurtulmaya çalışan uygar toplum şimdi kendi yarattığı uygarlığın kaosuna batmış bulunuyor. Bu durumda bir kez daha sormak istiyoruz: Vahşiler mi daha bilgeydi biz mi daha bilgeyiz?
Yayın Tarihi
2019
Yayınevi
Ayrıntı Yayınları
Yazar
Pierre Clastres
Kitap Türü
Ciltsiz
Marka
Bu ürünle ilgili henüz yorum ve değerlendirme yapılmamış
Bu ürün için başka satıcı bulunamadı.
Ücretsiz Kargo
İstanbul
En geç 25 Haziran Salı
İade
talebini oluştur
Ürünü mağazaya
gönder
Mağaza iadeni
onaylasın
Paran kartına
iade edilsin
*Cayma Hakkı Kullanımı ve İade Şartları, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği hükümlerine tabidir.