Geri bildiriminiz için teşekkür ederiz.
Sizin için geliştirmelere devam ediyoruz, keyifli alışverişler.
2 Nisan 1899 tarihinde İstanbul Fatih’te dünyaya gelmiştir. Genç yaşta babasını kaybetmiştir. 9 yaşındayken yakalandığı kemik kanseri ve yoksulluk gibi sebeplerden dolayı eğitimine düzenli olarak devam edememiştir. 13 yaşında çalışmaya başlamış 1914 yılında Posta Telgraf Nezareti’nde memur olmuştur. 1914-1918 yılları arasından özel bir okul olan Rehber-i İttihad Okuluna öğretmen olarak kabul edilmiştir.
Peyami Safa Serazad, Çömez, Server Bedi gibi pek çok takma isim kullanmıştır. Aynı zamanda aile dostu olan Tevfik Fikret ona Osman Peyami ismini vermiş ve bundan sonra bu adı kullanmıştır. Öğretmenlik mesleğinden sonra 1919 yılında ağabeyi ile birlikte Yirminci Asır isimli akşam gazetesini çıkarmış gazetecilik yapmaya başlamışlardır. Ekonomik durumunu yoluna koymaya başladığı sıralarda 1937 tarihinde Ayşe Nebahat Erinç ile evlenmiştir. Türk Musiki Federasyonu, Güzel Sanatlar Birliği, Türk Edebiyatçılar Birliği, Türk Dil Kurumu gibi kültür sanat kuruluşlarında kurucu ve hem de aktif olarak üye olmuştur. Türk edebiyatına roman, öykü ve fıkra gibi türlerde eserler kazandırmıştır. Peyami Safa eserlerinde bir olayı betimlemekten çok psikolojik tahlillere ve ruh çözümlemelerine önem vermiş ve bu alanda ağırlıklı olan eserler yazmıştır. Eserlerindeki karakterlerin iç konuşmaları, bilinç akışı ve duygularını yansıtma gibi teknikleri kullanmıştır. Peyami Safa romanları yaşanılan döneme ayna tutan nitelikte olmuş Doğu-Batı çatışması ve toplumsal değişme sonucunda yaşanan bunalımları ele almıştır. Farklı kültürlerden olan insanları o yaşam biçimine göre konuşturmuştur.
Güçlü betimlemeleri ve geniş sözcük dağarcığına sahip olduğu için eserleri ansiklopedik bilgilere sahip bir yazar olmuştur. Yüz kırktan fazla eser kaleme almıştır. Maddi olarak sıkıntılı dönemler yaşadığı yıllarda sanat kaygısı taşımadan para kazanmak için yazdığı eserlerde “Server Bedi” takma ismini kullanmıştır. Peyami Safa Cingöz Recai dizisini bu isimle yayımlamıştır. Polisiye türündeki bu romanları büyük beğeni toplamıştır. Romanları dışında 8 ciltten oluşan araştırma ve inceleme türündeki “Kimdir, Nedir?” serisini yazmıştır. Yine 8 ciltten oluşan “Objektif” isimli bir seri kitap daha yazıp yayımlamıştır. İlk romanı 1922 yılında yayımladığı “Gençliğimiz” isimli eseri olmuştur. Ardından 1923 yılında “Şimşek” ve “Sözde Kızlar” adlı romanlarını yayımlamıştır. Peyami Safa Mahşer adlı romanını 1924 yılında yayımlamıştır. Bu eserinde insanın ne kadar kötü duruma düşse de sabretmesi ve aşkı için mücadele etmesini işlemiştir. Peyami Safa Canan isimli romanını 1925 yılında okurlarıyla buluşturmuştur. Aşk ve evlilik konularını işlerken çoğu kitabında olduğu gibi yanlış batılılaşmanın sonucunda oluşabilecek sorunlara da yer vermiştir.
1930 yılında yayımlanan romanı Peyami Safa Dokuzuncu Hariciye Koğuşu otobiyografik bir eserdir. Kitap yazarın kendisi gibi, 15 yaşında kemik kanserine yakalanmış bir hastanın hayata tutunma çabasını anlatmıştır. Bu romanı TV dizisi olarak 1985 yılında TRT tarafından uyarlanmıştır. Peyami Safa Fatih-Harbiye adlı romanını 1931 yılında yayımlamıştır. Bu eserinde yazar modern bir hayatla geleneksel bir yaşam tarzı arasında kalan Neriman isimli bir karakterin yaşadığı kültür çatışmasını anlatmıştır. 31 Ağustos 2013 tarihinde TV dizisi olarak uyarlanmış 2 sezon boyunca yayınlanmıştır. 1951 yılında yayımlandığı Peyami Safa Yalnızız isimli romanı insanoğlunun kendini yalnız bulduğunda duyduğu acıyı derinlemesine anlatan bir hikayeyi anlatmıştır. Yazarın yayımlanan son romanı 1959 yılında “Biz İnsanlar” isimli kitabı olmuştur. “Gün Doğuyor” isimli ilk tiyatro eseri 1932 yılında yayımlanmıştır. Yazar aynı zamanda ders kitabı olarak okutulacak nitelikte 10’a yakın kitap kaleme almıştır. Kendi döneminde de kendinden sonra da pek çok yazarı etkilemiş Cumhuriyet dönemi aydınlarından biri olmuştur. 15 Haziran 1961 tarihinde beyin kanaması geçirerek İstanbul’da hayata veda etmiştir.