Geri bildiriminiz için teşekkür ederiz.
Sizin için geliştirmelere devam ediyoruz, keyifli alışverişler.
20. yy’ın önemli yazarlarından Hermann Hesse 1877-1962 yılında arasında yaşamıştır. İsviçreli yazar aynı zamanda ressamdır. Yazılarını 25 yaşında yazmaya başlayan Hesse, ilk olarak şiir türünde eserler kaleme almıştır. Hesse 1946 yılında Nobel Edebiyat Ödülü, 1954 yılında da Pour le Merite Ödülü’nü almıştır. Kendine has yazım diliyle edebiyat dünyasında adından sıkça bahsedilmiştir.
1992 yılında yayımlanan Herman Hesse Siddhartha adlı eseri 152 sayfadır. Felsefi kurgu tarzında kaleme aldığı bu eser yazarın en popüler eserlerindendir. Hesse bu eserde Siddhartha Gautama’nın hayatını anlatmıştır. Siddhartha bu romanda ana karakterdir. Gerçeklik arayışını sürdürmek için ailesini, sarayını arkasında bırakarak ormanlarda kendisine bir dünya kurmak için yola çıkar. Dilenci olarak hayatını devam ettirirken Buda ile karşılaşır ve Budizm'in detaylarını öğrenir. Arayışı devam eder ve bundan tatmin olmaz. Siddhartha aradığını bulamaz şehre yerleşerek evlenir. İçindeki boşluktan kurtulmak için yıllar sonra yeniden ailesini geride bırakarak arayışına devam etmek için yollara düşer. Bir ırmağın kıyısında Vasudeva ile tanışır. Bu tanışmadan sonra aradığını bu ırmağın kıyısında bulur. Hermann Hesse Bozkırkurdu adlı eserini 1927 yılında yayımlamıştır. 237 sayfadan oluşan bu eser otobiyografi özelliği taşımaktadır. “Bozkırkurdu” adlı romanda Harry Haller’in ruhsal yaşantısı anlatılmaktadır. Yazarın Harry Haller’in düşünce yapısına benzemesi romanın birçok yerinde de ima edilmiştir. Harry Haller’in kişilik bölünmesinden bahsettiği bu eser okurlar tarafından ilgi görmüştür.
Kitaplarıyla iç dünyasını yansıtan Hermann Hesse Ağaçlar adlı eserinde şehrin kalabalığından sıkılan insanları iç huzura davet ediyor. Ağaçların eşsiz güzelliğinin sesine kulak vermeyi, doğanın dengesinde varolmayı bu eserinde anlatmıştır. İç sesini dinlemenin verdiği huzurun, mutluluğun, hakikatin gerçekliğinin doğada olduğunu okuyuculara verdiği anlamlı mesajlarla kaleme almıştır. Okuyucuları eşsiz bir ormana götüren bu eser doğanın kalbine doğru bir yolculuğa sürüklüyor. Hermann Hesse Boncuk Oyunu adlı eserini 1943 yılında yayımlamıştır. II. Dünya Savaşı'ndan izler taşıyan bu eser yazarın önemli kitaplarından biridir. “Boncuk Oyunu” yazara Nobel Ödülü getirmiştir. Kült haline gelmiş bu romanı yazar kendisine has üslupla olayları ince detaylarıyla anlatmıştır. Hermann Hesse Demian adlı eseri 1919 yılında yayımlanmıştır. Bu romanda Emil Sinclair on yaşında hayatın acımasızlığı ile karşılaşmıştır. Kendisini arama sürecinde aile evini terk eder. Çocuk yaşta söylediği yalanlar, kendisine yakıştıramadığı davranışlar erken yaşta büyümesine sebep olmuştur. Kendi yolculuğunda karşılaştığı insanlar benliğini bulma konusunda ona yol gösterici olmuştur. Demian yazarın iç dünyasından da izler taşımaktadır.
1932 yılında yayımlanan Hermann Hesse Doğu Yolculuğu romanı ilk olarak Almanca “Die Morgenlandfahrt” olarak basılmıştır. “Doğu Yolculuğu” Alman dilinin de güzel anlatımı olarak anılmaktadır. Hermann Hesse aldığı ödüller; 1905 yılında Bauemfeld Ödülü, 1928 yılında Viyana Schiller Vakfı Mejstrik Ödülü, 1936 yılında Gottfried –Keller -Ödülü, 1946 yılında Frankfurt Şehrinin Goethe Ödülü, 1946 yılında Nobel Edebiyat Ödülü, 1950 yılında Wilhelm-Raabe -Ödülü, 1954 yılında Bilim ve Sanat Alanındaki Pour le merite Ödülü, 1955 yılında Alman kitapçıları Barış Ödülü. Yazarın 1904 yılında “Peter Camenzind” adlı eseri yayımlanmıştır. 1906 yılında “Çarklar Arasında” adlı eseri yayımlanmıştır. 1910 yılında “Gertrud”, 1915 yılında “Knulp” adlı eseri yayımlanmıştır. ‘İlk Gençlik Yıllarım', 'Klinsor’un Son Yazı', 'Öldürmeyeceksin', 'Şeftali Ağacı', 'Kaplıcada Bir Konuk Nürnberg Yolculuğu’ ve daha birçok eseri günümüze kadar gelmiştir. Hermann Hesse eserlerinde romantizm akımı görülür. Hesse’nin bütün eserlerinde otobiyografik izler görülür. Hesse’nin yazıları felsefik açıdan incelenmiş, bununla ilgili çalışmalar sürdürülmüştür.